Ozon tedavisi, bir rahatsızlığı ya da oluşan yarayı tedavi amacıyla vücudunuza ozon gazı uygulanmasıdır.
Atmosferin kaynaklarından biri olan ozon, oksijenin yüksek enerjili halidir. Yaşam kaynağı olarak büyük öneme sahip olduğundan dolayı ozon, tıp dünyasında günden güne daha çok araştırılmakta ve giderek daha önemli hale gelmektedir.
Ozon (O3), atmosferde yüksek enerjiye sahip güneş ışınlarının normal oksijen moleküllerine (O2) çarpmasıyla ortaya çıkan oksijen atomlarının diğer oksijen molekülleriyle (O2) birleşmesi sonucunda meydana gelir. Stratosferde bulunan en önemli gazlardan biridir. Güçlü okside edici özelliği ve çok etkin bir dezenfektan olması nedeniyle ozon tüm dünyada güvenilir bir mikrop öldürücü olarak bütün su arıtma tesislerinde kullanılmaktadır.
Ozon tedavisi ünitemizde aşağıdaki durumların tedavisinde kullanılmaktadır:
Ozon, üç tane oksijen molekülünün bir araya gelmesiyle oluşan, O3 adı verilen gazdır. Soluduğumuz havada bulunan oksijen molekülleri O2 formunda bulunmaktadır. Dolayısıyla soluduğumuz havada bulunmayan, ancak atmosferin üst tabakalarında kendiliğinden oluşan ozon, klinik kullanımda ise bir jeneratör yardımıyla oksijen tüplerinden elde edilebilmektedir.
Ozon, kendisine özgü nitelikte bir kokuya sahiptir ve atmosferin alt tabakalarında O2 durumuna dönebilen bir gazdır.
Ozonun temel iki özelliği bulunmaktadır;
Mantar ve virüsler, ozon ile karşılaştıkları zaman canlılıklarını kaybetmektedirler.
Tıbbi uygulamalarda kullanılan oksijen-ozon karışımında %3-5 oranında ozon bulunmaktadır. Bu karışım, medikal ozon adını almaktadır.
Ozon tedavisi oksijenin doku ve hücreler tarafından en etkin şekilde kullanılması amaçlanarak yapılır. İnsan vücudunda alyuvar olarak adlandırılan ve görevleri oksijen taşımak olan kırmızı kan hücrelerinin ozonla karşılaşması durumunda, bu hücrelerde ve dolayısıyla vücudumuzda birçok değişiklik meydana gelmektedir: